Araştırma için ilk adımlar

Dünya'nın pek çok yerinde olduğu gibi Türkiye'de de araştırma yapmaya geç başlanıyor. Lisans seviyesindeki arkadaşların da projelere katıldıkları oluyor elbette. Ancak bu oldukça nadir. Aslına bakarsanız çoğu zaman yüksek lisans seviyesinde bile tam anlamıyla araştırma yapıldığı söylenemez. Araştırma doktora seviyesinde yapılır diye bir ezber tutturulmuş gidiyor. Peki nasıl başlamalı? Bu önemli soru da bizi işin … Okumaya devam et Araştırma için ilk adımlar

Adab-ı Referans (ya da referans mektubu istemenin ve yazmanın kuralları)

Yüksek lisans-doktora başvuru dönemleri yaklaştığında, bir referans isteme-yazma döngüsü de başlıyor. Özellikle yurt dışı başvuruları için not ortalaması, İngilizce sınav sonuçları kadar önemli referans mektupları. Temel sebebi de, bir kişi hakkında sınav sonuçlarının gösteremeyeceği bilgilerin  bir kısmını, kişiyi tanıyan bir ağızdan duyabilmek. Örneğin, okula başladığınız ilk yıl bir türlü adapte olamadığınız için düşük notlar aldınız; … Okumaya devam et Adab-ı Referans (ya da referans mektubu istemenin ve yazmanın kuralları)

Not meselesi

Her yıl, yüksek lisansa başvurmak isteyen arkadaşlarla bu mesele açılıyor: Notlar! Yani onlara gönül rahatlığıyla "Notlar önemli değil; önemli olan merak," diyebilmek istiyorum. Fakat bu yanlış. Doğrusu şu: Yüksek lisans programlarına başvurduğunuzda notlarınız etkili oluyor. Öte yandan notlarınızın illa çok yüksek olması gerekmiyor. Eğer bir değer söylemem gerekirse 4,0 üzerinden 3,2-3,5 (100 üzerinden 80-90) arası bir not … Okumaya devam et Not meselesi

Tükenmişlik

Zorlu günlerden geçiyoruz. Hepimizin hayatını etkileyen pek çok şey, kısacık zamanda olup bitiyor. Tezler, makaleler, projeler ise bizi beklemiyorlar. Yığınla iş. Kolay değil. Size iyi bir haberim var: Halimizden en iyi anlayacak insanlardan birinden, İlker Küçükparlak'tan Bol Bilim için bir yazı yazmasını rica ettik. Sağolsun bizi geri çevirmedi ve tane tane anlattı; tükenmişlik nedir, neden olur, nasıl … Okumaya devam et Tükenmişlik

Gör, duy, konuş

Cinsel taciz var. Cinsel taciz gerçek. Cinsel taciz yaygın. Keşke daha çarpıcı yazabilsem. "Kadınlar aynı alanda erkeklere göre kendilerini daha güvensiz hissediyorlar." Bu cümleyi okuduktan sonra "Eh herhalde yani," diyerek gözlerinizi devirdiniz mi? Tekrar tekrar okuyun. Cümlenin korkunçluğu insanı yavaş yavaş sarıp boğuyor. Konuşmuyoruz. Oysa çok konuşmamız gerek. Daha çok. En çok da üniversitede. Kampüs bir … Okumaya devam et Gör, duy, konuş

İnekler, bilgisayarcılar ve tekrar edilebilir araştırma

Dün akşam Boğaziçi Üniversitesi Kimya Mühendisliği Bölümü'nde bir konuşma yaptım. Arada söz Bol Bilim'e de geldi. Çünkü: Burada tam zamanlı elamanım. Konuşmadaki bazı şeyleri daha önce burada da tartışmıştık. Sunumu göndereceğime söz verdim. İyisi mi dosyayı da Bol Bilim üzerinden paylaşayım. Bir ara Türkçe'ye de çevirirsem harika olacak. Bakalım. 

Üniversite var, üniversite var

Bazılarınız zaten biliyor. Ben bir vakıf üniversitesinde çalışıyorum. Pınar da devlet üniversitesinde. Aslında aramızda sıkça konuştuğumuz bir konu olmasına rağmen, üniversiteler arasındaki farkları nasıl olduysa Bol Bilim'de doğrudan hiç yazmamışız. Tuhaf. Kısmet bugüneymiş. Atmosfer, maddi imkanlar ve araştırma olanakları açısından üniversiteleri karşılaştırmak mümkün. Ki ben de o minvalde bir şeyler yazacağım birazdan. Ancak benim gözümde bir üniversiteyi üniversite yapan sadece bunlar değil. … Okumaya devam et Üniversite var, üniversite var

Hocalar ve üniversite sınavı

Bir LYS dönemi daha geride kaldı. Bizim zamanımızda iki aşamalı sınava girer, ikinci sınava gitmeden tercih sıralaması yapardık. Sonra bir gün nereye girdiğimiz belli olur, hikaye de biterdi (ya da başlardı). Birçok kişi, lise iki hatta lise birden itibaren, fenci mi olsam sosyalci mi olsam diye düşünür, karar verdikten sonra puan türüne göre girebileceği meslekleri … Okumaya devam et Hocalar ve üniversite sınavı

Aynı yolun yolcuları

Bu bir dayanışma yazısı. Ve bir dayanışma yazısının yazılabileceği en güzel güne, yani haziran başına, denk getirilmiş bir yazı. Koyu bulutlar Seveni de var tabii. Ama hava bulutlu, karanlık olunca keyfim iyice kaçar. Herhalde onun için bu ara başlığı, araştırmanın o zorlu günlerine uygun buldum. Hani kafanın hiç basmadığına inandığın, bunları niye yapıyorum diye sorguladığın, … Okumaya devam et Aynı yolun yolcuları

Önce bölüm, sonra fakülte… En sonunda tüm üniversite!

Herhangi bir üniversiteden bir bölümü seçin.  Çok yüksek olasılıkla, aşağıdaki görüntülerden en az biriyle karşılaşacaksınız: Bölümün ayaklı tarihi bir hoca. Her dönem yılmadan aynı dersleri vermiş. Virgülüne 15 yıl önce dokunduğu notlarını kullanmaya devam ediyor. Bilmem kaçıncı baskısı çıkan kitabın hâlâ ikinci baskısından ders anlatıyor - ki ilk baskı İskenderiye Kütüphanesi'nde yanmış. Ödev soruları da … Okumaya devam et Önce bölüm, sonra fakülte… En sonunda tüm üniversite!